Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu ile Röportaj
- ABDULLAH GÜVENKAYA
- 16 May 2024
- 6 dakikada okunur
Türk siyasi tarihinde en çok siyasi partinin var olduğu bir dönemde niçin siyasi parti kurma gereksinimi duydunuz? Sizin partinizin diğerlerinden farkı ne olacak?
Şuan Türkiye'de 140 civarında parti var. Bunların 20 tanesi seçime girdi. Siyasi partiler,iktidara gelmek için kurulur.%1 dahi alamayan partilerin temsil yetkisinin olduğunu düşünmüyorum. Ayrıca iktidara gelebilecek nitelikte olmadıklarından dolayı iktidara gelebilecek muhalif parti, yok denilecek kadar azdır.
Bakınız, sadece 4 parti, %1 bandını aştı. CHP tepki oylarını aldı. Yeniden Refah,%6'ya yakın oy aldı. İyi Parti, %4 aldı. Zafer Partisi, %2'ye yakın oy aldı. Dem Parti'yi saymıyorum çünkü bizle aynı frekansta değildir.
Bu sonuçlara bakınca CHP dışındakilerin iktidar olma şansı çok az görünüyor. CHP, sosyal demokrat bir yapıda olduğundan toplumun tamamına hitap etmiyor. İyi Parti ve Zafer Partisi, Türkçü ve Milliyetçi çizgide olduğu için, toplumun belirli kısmına hitap ediyor. Biz toplumu ayrıştırmadan; sağ,sol,merkez demeden Kutlu Parti'yi kurma kararı aldık.
Partinizin kadrolarında hangi isimlere yer vermeyi düşünüyorsunuz?
Partimizde, 100 kurucu isim var. Geçmiş dönemde siyaset yapmış ve isimleri duyulan birkaç arkadaşımız var. Biri eski Ulaştırma Bakanı Prof.Dr. Enis Öksüz'dür. Ayrıca, Ege'de adalar için mücadele vermiş Emekli Albay Ümit Yalın da partimizde yer alacaktır. Yine üniversitelerden hocalarımız da partimizde yer alacak.Mühendisler, ekonomistler ve kendi alanlarında çok iyi olan arkadaşlarımız, partimizde yer alacaklar. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki vatansever aşiretlerin liderleri de partimizde görev alacaklar. Geçmişinde en ufak pürüz olmayan insanlarla yol yürüyeceğiz.
Parti kurmak,teşkilatlanmak ve bu teşkilatları ayakta tutmak günümüzde çok büyük bir maddi külfettir. Finansal kaynağı nasıl yaratmayı düşünüyorsunuz?
En önemli konulardan biri budur. Ankara'da bir ofisimiz var. Giderlerini kendimiz karşılıyoruz. Hepimiz el birliği ile kendi imkanlarımız ile mücadele ediyoruz. Öncelikli hedefimiz genel merkez kiramızı ve iç donanımını tamamlamak olacaktır. İş adamlarımız da destek oluyorlar. Parti kurulunca, üyelerimizin desteği ile ayakta duracağız. Şuan fedakarca bu işe girmek isteyen çok insanımız var. Ne içeriden ne de dışarıdan bir destek almıyoruz. Parti kurulunca makam arabası da kullanmayacağız. Herkes kendi aracını kullanacak.
Partinizin Türk Milliyetçisi bir ideolojide olmayacağını ve sadece vatanseverlik ile yola çıkacağınızı belirttiniz. Bunun sebebini açıklar mısınız?
Vatanını seven insan milliyetçidir,düsturu ile yola çıktık. Vatanını seven insan, ülkenin kuruluş felsefesine inanmış insandır. Biz tarikat ve cemaat türünden insanların inançlarını sömüren yapılara karşıyız. Şahsi olarak hem Türkçü hem de Müslüman bir bireyim. Fakat Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adlı ucube sistem ile, Türk Milliyetçiliği ne yazık ki kötü bir duruma düştü. Toplum hiç olmadığı kadar kutuplaştı. Biz bu kutuplaşmayı ortadan kaldırmak için vatanseverlik sloganı ile yola çıkıyoruz. Tüm vatansever vatandaşlarımızı da partimiz saflarında mücadeleye davet ediyoruz.
Partinizde, gençlere nasıl bir yer vereceksiniz.
Gençleri, yükseltip siyasete entegre olmalarını mi sağlayacaksınız yoksa çoğu partide olduğu üzere kullanıp bir köşeye mi atacaksınız?
Bizim partimiz topluma güven veren insanlardan oluşacaktır. Türkiye’de siyaset renk değiştiriyor. Siyasi partiler söylemlerini bir anda değiştiriyor. Kurucularımız arasında gençlerimizde var. Onları yetiştirecek ve siyasete entegre edeceğiz. Gençler adalete güvenmiyor. Hukuksuzluğun arşa çıktığını düşünüyor. Gençleri partinin içinde kenara atmadan bir dönem sonra liyakat ile genç kardeşlerimize partimizi teslim edeceğiz.
Eski bir Türk Tarih kurumu başkanı ve milletvekili olarak, Türk Milliyetçilerinin mevcut durumu hakkında değerlendirmeniz nedir?
Milliyetçilik her şeyden evvel ahlaklı olmaktır. Menfaat uğruna karakterini bozmamaktır. Ülkesine öyle bir gönül bağı ile bağlanmaktır ki amacı ülkesini en iyiye ulaştırmaktır. Lakin bugün menfaat uğruna kendilerini satan ve doğru düşünmeyen; bugün yaptığını yarın inkar ediyorsa eğer ya doğru düşünmemiş ya da menfaatleri karşısında fikir değiştirmiştir. Ülkesine bu kadar sığınmacı gelen ve buna tavır koymayan kimse milliyetçi olamaz. Ülkenin geleceğini düşünmeyen ne vatansever ne milliyetçi olabilirler. Bir tarihçi olarak söylüyorum bu kadar sığınmacı ülkeleri yıkar.
Partinizde, kadınlara yönelik nasıl bir siyasi anlayış olacak?
Kadın kardeşlerimiz şüphesiz partimiz içerisinde % 50’den fazla yer alabilirler. Bunun için bir kotamız yok. Türkiye’de kadın erkek nüfusu yüzdesel olarak eşittir. Lakin kadınlarımız ataerkil sebeplerden ötürü siyasete giremiyorlar. Kurucular kurulumuzda 25 kadın siyasetçi kardeşimiz var. Kadın kolları diye ayrım yapmayacağız kadın erkek bize göre eşittir.
Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri olan Sığınmacı sorunu hakkında, parti programınız ve önerileriniz neler olacak?
Araplar gittiği yere asla entegre olmazlar. Sığınmacı sorunu en büyük sorunumuzdur.Bunu kabul etmiyoruz ama gelmiş bir nüfus var. Öncelikle bunların köle gibi sigortasız çalıştırılması daha fazla kalmalarını sağlıyor. Devlet tarafından destek verilmezse ülkemizden gideceklerdir. İşyeri açanlar vergiye tabi olmak zorundadır. Bunların ötesinde Suriye’deki yönetim ile de görüşeceğiz. Almalarını sağlamaları için gerekirse imar konusunda yardımcı olacağız. Suriye’de bizim kontrolümüzde olan yerlere bunları nakledeceğiz.
Afganistan’dan gelenleri de göndereceğiz. Avrupa’da küçük bir suç işlese dahi sınır dışı edilirken bizde insanlar öldürülüyor. Vatandaşlık vermeyeceğiz. Vatandaşlık verilenlerin de ülkede askerlik yapmadan oy kullanmalarına izin vermeyeceğiz ve asla tapu ile mülk satmayacağız. Irkçılık ve faşizm bize göre değildir lakin yurdumuzun demografik yapısını düzeltmek için elimizden geleni yapacağız.
Türkiye'nin yine en büyük sorunu olan enflasyon, faiz ve kur sorunu ile alakalı program ve çözümleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Ekonomi yönetilemez hale geldiyse sorun var demektir. Üretimdeki zafiyet bu sonuçları doğurmuştur. Dışa bağımlı bir ekonomi ve ihracat ile ithalat farkı varsa ekonomi düzelmez. Tarım,hayvancılık ve sanayi alanında radikal çözümlerimiz olacak. Potansiyel olarak tarım ve hayvancılıkta yüksek bir ülkeyiz. Sanayide şeker fabrikaları cari açığı kapatmak için satıldı ve şimdi şeker ithal ediyoruz. İyi bir organizasyon ile ihracat arttıracağız.
Gümrük birliği meselesini masaya yatırmak gerekiyor. AB, bizi alacak ya da Gümrük Birliği yasaları değişecek. AB, Türkiye’yi almazsa Gümrük Birliği'nden de çıkabiliriz.
Kamuda tasarruf tedbirleri açıklandı ama 120 bin kamu aracı var bunları düşüreceğiz demiyorlar. Bundan sonra araç alınmayacak diyorlar.Personel alınmayacak diyorlar ama emekli olanın yerine alacağız diyorlar.
Avusturya'nın bir bakanını ben metroda gördüm makam aracı yoktu. Onun için parti kurulunca herkes kendi aracını kullanacak. Aynı zamanda biz parti olarak partilere devlet yardımı yapılmasına karşıyız. Yüzlerce danışmanın olduğu sistem olmayacak, milletvekili her emekli hem milletvekili maaşı almayacak.
Önümüzdeki seçimlerde, Cumhurbaşkanı adayı olmayı düşünüyor musunuz?
Makam ve mevki için bu partiyi kurmadım. Bu ülkeye hizmet edebileceğini düşündüğümüz aday olursa ve Genel İdare Kurulumuz bu yönde bir karar alırsa onu destekleriz. Örneğin Mansur Yavaş partisiz bir şekilde çıkar ve genel idare kurulumuz onaylarsa aday çıkarmayız.
Parlamenter sisteme geri dönüşe , partiniz ve şahsınızın bakış açısı ne olacaktır?
Biz kesinlikle parlamenter sisteme dönülmesi taraftarıyız. Yasama, yürütme ve yargının tek elde olduğu bu sistem olmamalıdır. Çift meclisli sistem ve partisiz senatörler olmalıdır. Bu sayede meclisinde denetimi sağlanmış olacaktır.
Örneğin 150 senatör 400 vekil olduğunu varsayalım.Senatörler kendi isimleri ile aday olacaklar .Yine üniversite mezunlarından ve en az on yıllık devlet tecrübesi olanlar aday olabilecek. Siyasi partiler kanununun değişmesi taraftarıyız. Halkı temsil edecek bir milletvekili, partisinin genel başkanın emri ve isteğiyle seçilmemelidir.
Anayasa değişikliği konusunda, düşünce ve önerileriniz nelerdir?
Mevcut anayasamızın ilk dört maddesi ve 66. maddesi değişmemelidir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin değişmesi için anayasanın, laik ve üniter devlet anlayışı yıkılmadan belirli ölçüde değişmesi gerektiğinin düşünüyorum. Örneğin anayasa değişince;
Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu birer bilim kurumu haline gelmelidir.YÖK sistemi değişmelidir. Eğitimde çocuklar ve gençlerin yetenek sınavlarına tabi tutulması gerekmektedir. Ayrıca, yeni üniversitelerin açılmasında belli bir standart getirilmesi gerekmektedir.
Sinan Ateş cinayeti ile alakalı, düşünce ve görüşleriniz nelerdir?
Anayasanın değişmesini istememin temel sebeplerinden biri de yasama, yürütme ve yargının tek elde toplanmış olmasıdır. Bu üç temel unsurun hepsi tek elde olduğunda Ateş cinayeti gibi delillerin saklandığı ve iddianamede asıl yer alması gereken isimlerin olmadığı bir durum karşımıza çıkar. sina Ateş cinayetinde devletin gücünü ve bir kolunu birtakım siyasi kişiler kullanmıştır. Suçluların ortaya çıkması lazım, cinayete dahil olanlar yargının karşısına çıkmalıdır.
Geriye kalan çocukların ve eşinin ahı, katillerini tutacaktır.İktidar olursak ilk gün bu cinayeti aydınlatır kim suçlu ise asla gözünün yaşına bakmayız.
Türk Dünyası, ve Türki Cumhuriyetler ile alakalı parti faaliyetleriniz neler olacak?
Sadece Türki Cumhuriyetler değil, Türkiye’nin menfaatine olmak kaydı ile her devletle İşbirliği yaparız. Kırmızı çizgimiz; el altından teröre destek veren ve terör örgütlerini fonlayanlar ile işbirliği yapmayız. Türk Cumhuriyetleri bizim açımızdan özel yere sahiptir. İktisaden bu ülkelerde Türkiye’nin büyük çıkarı var. Aynı tarih, kültür ve dil dayanışması, yeraltı zenginlikleri Türk birliğinde ve Türk Cumhuriyetleri arasında ekonomik işbirliği ilk politikamızdır. Öncelikle tüm Türk devletleri olarak,ortak tarih kitabı yazalım tüm ülkelerde tarihte birlik sağlanır akabinde dil ve alfabe birliği gelir. Ekonomik işbirliği ilk hedef olursa yakınlaşma olur.
Mansur Yavas, CHP’nin adayı olmaması durumunda Türk Milliyetçilerinin adayı olması için önderlik yapar mısınız?
Mansur Yavaş'ı şahsen tanır ve severim. Dürüst bir insandır. Partisiz aday olursa tabiki destek verebiliriz.Seçilebilecek başka bir dürüst vatan evladı olursa sonuna kadar destek verebiliriz.Lakin bunun için Genel idare kurulu kararı almamız gerekmektedir.
Hep birlikte omuz omuza mücadele edeceğiz. Bundan asla vazgeçmeyeceğiz.Başka partide şuan vekil olup geleni dahi kabul etmeyeceğiz. Kararlarımızı, ortak bir şekilde alacağız.
İlkeli, samimi, dürüst ve şeffaf bir siyaset yapacağız.
Son olarak, her ne kadar sadece vatanseverlik ile yola çıkmış olsanız dahi, Türk milleti sizi Türk Milliyetçisi Yusuf Halaçoğlu olarak tanıyor. Türk Milliyetçileri ve Türk Milletine ne söylemek isterseniz?
Vatanseverlik temelinde yola çıkmamız bizim Türk Milliyetçisi olduğumuzu değiştirmez.
Bizim hedefimiz 85 milyonun içinde vatansever olanlara kapımız açık tutmak olacaktır.
Lakin bu Yusuf Halaçoğlu "Türk'üm" demeyecek anlamına gelmiyor. Ben Türk olduğumu elbette söylemeye devam edeceğim. Vatanına İhanet etmeyen, hain olmayan , teröre destek vermeyenlerden bahsettim ben. Birlik ve beraberlik olmadan bu ülkeyi ayakta tutamayız.
Kutlu parti olarak biz bunu sağlayacağız. Sığınmacılara karşıyız ama kendi vatandaşlarımıza karşı değiliz.Bölücülük yapmamak şartı ile inanç sömürüsü yapmamak şartı ile.
Nusaybin'de gençler yanıma gelip bana bunlardan bizi kurtarın dedi. Ben o gençlerin kurtuluşu için son nefesime dek mücadele edeceğim.
Röportaj: Abdullah Güvenkaya
Yanıtlayan: Kutlu Parti Genel Başkanı Prof.Dr. Yusuf Halaçoğlu
Comments